Nöbetçi Eczaneler
Dünya genelinde artan sağlıklı yaşam trendleriyle birlikte, vegan beslenme biçimi tıp dünyasında da dikkat çekiyor. Yapılan yeni bir araştırma, bitkisel temelli beslenmenin bazı kanser türlerinin görülme riskini önemli ölçüde azalttığını ortaya koydu. Uzmanlar, özellikle kırmızı et ve işlenmiş gıdaların yerine sebze, meyve, tahıl ve bakliyat ağırlıklı beslenmenin, hücre yenilenmesini destekleyerek bağışıklık sistemini güçlendirdiğine dikkat çekti.
“VEJETARYEN OLUP SADECE KARBONHİDRAT İLE BESLENENLER VAR”
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Acıbadem Adana Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Çisem Gündüz, vegan ve vejetaryenlerin kendi aralarında sınıflandırıldığını belirtti.
Gündüz, “Vegan ve vejetaryen bireyler kendi arasında sınıflandırılır. Hiçbir şekilde et, balık, tavuk ve süt ile süt ürünleri tüketmeyenlere biz vegan bireyler diyoruz. Vejetaryen bireylerin de kendi aralarında sınıflandırmaları var.
-
Lakto-vejetaryen: Sadece süt, yoğurt, peynir gibi süt ürünlerini tüketenler.
-
Ovo-vejetaryen: Sadece yumurta tüketenler.
-
Lakto-ovo vejetaryen: Hem süt ürünleri hem de yumurta tüketenler.
-
Pesketaryen: Balık ve deniz ürünleri tüketenler.
Eğer kişiler bu beslenme biçiminde salam, sosis, sucuk, pastırma gibi zararlı besinlerden kaçınıp karbonhidratı ölçülü tüketirlerse kilo kontrolünü daha kolay sağlar ve kansere karşı daha dirençli hale gelirler. Ancak, vejetaryen olup tamamen karbonhidrat ağırlıklı beslenen kişilerde aynı avantajlar görülmemektedir” ifadelerini kullandı.
“MİKRO BESİN ÖGELERİ YÖNÜNDEN EKSİK KALMAMANIZ GEREKİYOR”
Vegan veya vejetaryen diyetlerinin uzman kontrolünde uygulanması gerektiğini vurgulayan Gündüz, “Vegan diyeti yapmaya karar verdiniz, bu yola çıktınız diyelim ancak önemli bir sorun var. Demir, bakır, iyot, selenyum ve çinko gibi mikro besin ögeleri yönünden eksik kalmamanız gerekiyor. Bu nedenle mutlaka bir sağlık profesyoneline danışılmalı ve diyetisyen kontrolünde ilerlenmelidir” dedi.
“VEJETARYEN DİYET SAĞLIK AÇISINDAN AVANTAJLI OLABİLİR”
Vegan veya vejetaryen diyetlerin sağlık yönünden olumlu etkileri olduğunu ancak mikro besin eksikliklerine dikkat edilmesi gerektiğini belirten Gündüz, “Vejetaryen diyetin sağlık üzerine etkilerini inceleyen birçok güncel yayın mevcut. Bu çalışmalar, hayvansal yağ alımını azaltıp bitkisel temelli beslenmenin, sağlıklı yaşam ve kilo kontrolüne olumlu katkı sağladığını gösteriyor. Ancak tamamen karbonhidrat ağırlıklı beslenen bireyler için aynı avantajların geçerli olduğunu söyleyemeyiz” ifadelerini kullandı.
“SAĞLIK AÇISINDAN ‘AKDENİZ DİYETİ’ DAHA SÜRDÜRÜLEBİLİR”
En sağlıklı beslenme biçiminin Akdeniz Diyeti olduğunu vurgulayan Diyetisyen Gündüz, “Vegan beslenme modeli ile Akdeniz Diyeti karşılaştırıldığında anlamlı bir fark bulunmamıştır. Bu da bize, her zaman söylediğimiz gibi Akdeniz diyetini benimsememiz gerektiğini gösteriyor.
Akdeniz Diyeti; sebze, meyve, tam tahıl, zeytinyağı ve balık ağırlıklı olup, kırmızı et ve işlenmiş ürünlere yer vermez. Bu yönüyle sağlık açısından çok daha sürdürülebilir bir modeldir. Vegan beslenmede et ve et ürünleri tamamen hayatınızdan çıkar, salam, sucuk, pastırma gibi işlenmiş gıdalar da tüketilmez. Bu besinlerin kolon kanseri riskini artırdığı biliniyor. Dolayısıyla hem vegan hem Akdeniz tipi beslenmede bu risk azaltılmaktadır” dedi.
