Bahçeli’den Barzani’ye sert yanıt!

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Siyaset ve Liderlik Okulu 22. Dönem Sertifika Töreni’nde yaptığı konuşmada, Eski Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesud Barzani’nin kendisine yönelik ifadelerine sert sözlerle yanıt verdi.

Bahçeli, Barzani’nin kullandığı “bozkurt” benzetmesine ilişkin açıklamasında, siyasi duruşunun ve kimliğinin tartışma konusu yapılamayacağını vurguladı. MHP lideri, söylemlerinin arkasında olduğunu belirterek, milliyetçi çizgisinden geri adım atmayacağını ifade etti.

Tartışmanın merkezinde, Barzani’nin Cizre ziyareti sırasında peşmerge güçlerinin uzun namlulu silahlarla görüntülenmesi yer almıştı. Bahçeli’nin bu görüntülere yönelik eleştirilerinin ardından Barzani, MHP liderine yönelik sert ifadeler kullanmıştı. Konuya daha önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da tepki göstermişti.

Bahçeli, söz konusu açıklamalara ilk kez bu törende kapsamlı şekilde yanıt verdi.

Bahçeli’nin açıklamaları şu şekilde;

“Siyaset ve Liderlik Okulu’nun 22. dönemine katılan kardeşlerimi huzurlarınızda yürekten kutluyor, başarılar diliyorum. Siyaset ve Liderlik Okulumuz, 780’e ulaşan öğrencilerimize kapılarını açmıştır.

İnsanın dini aklıdır, aklı olmayanın dini de yoktur. Aklın olmadığı yerde ahlak ve hürriyetin adaletinden bahsedilemez. Zihni fırıl fırıl dönenlerin ülkemize, milletimize hiçbir yararlarının dokunmayacağını biliyoruz.Ahlak başka, etik başkadır.

Ahlak her şeyden evvel bir eğitim meselesidir. İnsan gün geçtikçe yiyip içen, ahlak ve adalet mahrumiyetiyle yanıp kavrulan, sosyal medyanın zehriyle birbirini boğazlayan bir varlık haline gelmektedir. Asıl fecaat bu değil midir? Milli ve manevi değerlerden uzak distopik toplum atmosferi üstümüze gelmiyor mu?

Bahis iddialarıyla Türk sporuna gölge düşürenlerin milletimizin alın terini dolandıranların neden olduğu ahlaki kriz hepimizin üzerine kafa yorması gereken bir konu değil midir? Yalan dolan ve iftiradan medet umarak siyasi diyalogları kapamak bir ahlaki kriz değil midir? Yüzyılın yolsuzluğu olarak tanımladığımız İBB soygunluğu her tarafa sıçramıştır. Bu bir ahlak krizi değil midir? Adaletin devreye girmesine saldırmak hem adalet hem de ahlak krizi değil midir?

Çocuk yaştaki tetikçilerinin sahaya sürülmesi, ailelerin dağılması bir ahlak krizi değil midir? Adliyedeki altınları çalmak bir ahlak krizi değil midir?

Ahlak samimi inançla bağlıdır. İrfan sahibi olmak kendini bilmek demektir. Bunun basamakları da akıldır, adalettir.”

Exit mobile version