Marküteri yeniden gün yüzüne çıkıyor | Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Meslek ve Sanat Eğitimi Kursları (KO-MEK), marküteri sanatını geleceğe taşıyacak ustalar yetiştiriyor. Oldukça zahmetli ve vakit isteyen marküteri sanatının yeniden hak ettiği değeri kazanmasını amaçlayan KO-MEK, İlimtepe Kurs Merkezinde açmış olduğu kursla eğitimlere başladı. Günümüzde maliyeti oldukça yüksek olan marküteri sanatının yapımı saray restoreleri gibi mekanlarda uygulanıyor.
“İLKİ GERÇEKLEŞTİRDİK”
Genelde sandık, yemek odası, yatak odası, sehpalar üzerinde uygulanan ahşap tekniklerinden biri olan ve şimdiye kadar Kocaeli’de hiçbir camide uygulanmayan marküteri sanatını Adil Fikret Togaç, İlimtepe Merkez Camii’nin kolonlarında uygulayarak bir ilki gerçekleştirdi. Marküteri sanatının bir saray sanatı olduğunu ifade eden Adil Fikret Togaç, “İslami motifler üzerine işlenen bu kaplamalarda yaklaşık 4 bin parça kullanılıyor. birçok aşamadan geçen bu sanat eserini ilk kez İlimtepe Merkez Camiinde kullanarak bir ilki gerçekleştirmiş olduk” dedi.
“YENİ BİR MESLEK SAHİBİ OLDUM”
Marküteri sanatı kursuna katılan İlimtepe KO-MEK kursiyerleri, binlerce parçayı bir araya getirerek birbirinden özel sanat eserleri oluşturmak için çalışıyor. Marküteri sanatını öğrenmeye çalışan kursiyer Yılmaz Yılmaz, “Bu sanatı ilk kez İlimtepe Merkez Camii’nde gördüm. Zor bir sanat ama işi uzmanından öğrenmek gerekir. Burada öğrendiklerimle Edirnekari diye tanımladığımız bir eser yapıyorum. Bizim için çok güzel bir eğitim oluyor. Ben 53 yaşından sonra KO-MEK sayesinde yeni bir meslek sahibi oldum. Herkes de buraya gelerek ilgi duyduğu meslekte eğitim alabilir” diye konuştu.
İLK KEZ MISIRLILAR UYGULADI
Marküteri, muhtelif renklerden oluşan ahşap ve ahşap kaplamaların el ustalığı sayesinde aletlerle kesilerek hiçbir katkı maddesi ve boya kullanılmadan yapılan ahşap oyma sanatı olarak biliniyor. Marküteri sanatı tarih dönemlerinde ilk kez Mısırlılar tarafından uygulandı. Marküteri sanatı 20. yüzyıla gelindiğinde duraklamaya girdi. Osmanlı’da bu sanat Fatih Sultan Mehmet zamanında icra edilerek bazı saray ve kasırlarda zamanın ustaları tarafından uygulandı. Fatih Sultan Mehmet Han tarafından önemsenerek geliştirilen bu sanat, zaman geçtikçe unutulmaya yüz tutmuş ve çok azalan sanatlar arasına girdi.