Zafer değil, hayal kırıklığı: Gençliğe vefasızlık parti politikası oldu

Bir partinin halk nezdindeki itibarı veya karşılığı, kaç miting yaptığı veya sosyal medya paylaşımlarında aldığı etkileşimle değil; millete özellikle gençliğe ne vadettiği ve verdiği değerle ölçülür.

Bu açıdan değerlendirdiğimizde Zafer Partisi’nin halk nezdindeki itibarı görüldüğü gibi yerle bir oldu.

Kurulduğu günden bu yana “gençliğin partisi” olduğunu söyleyen, her fırsatta gençleri sahneye süren bu yapı, iş kendi genç kadrolarına sahip çıkmaya geldiğinde utanç verici bir suskunluğa gömülüyor. Son örnek: İstanbul Gençlik Kolları Başkanı Ege İşleyenel’in görevden alınması.

Ege, partiyi İstanbul gençliği nezdinde temsil eden, mücadele eden bir isimdi. Bugün ne oldu? Bir paylaşım üzerinden kamuoyu baskısı oluşunca, ilk gözden çıkarılan o oldu. Ne savunma hakkı tanındı ne bir arka duruş gösterildi.

Çünkü Zafer Partisi’nin gençlikle ilişkisi, dava temelli değil; tamamen işlevseldir.

Gençlere ihtiyaç varsa “kardeşim” denir, kriz anında ise “tanımıyoruz” muamelesi yapılır.

Zafer Partisi, gençleri birer meşale değil, tek kullanımlık çakmak gibi görüyor. Parlayınca kullanıyor, söndüğünde atıyor. İdeolojiden bahsediyor ama aidiyetin, vefanın, siyasi terbiyenin zerresini göstermiyor. Çünkü onların gençlikle kurduğu bağ, hakikat değil propaganda üzerinedir.

Bugün Ege gitti. Yarın başka biri gidecek. Peki bu parti, arkasına dönüp baktığında kimi bulacak? Kimi inandıracak yeniden “biz bu ülkenin umuduyuz” diye? Kimi ikna edecek gençliğin adresi olduğuna?

Gençliği sadece alkışlatan ama söz hakkı vermeyen, yüce idealleri dillerine dolayıp sonra en ufak sıkıntıda yol arkadaşlarını satan bu zihniyetin inandırıcılığı kalmamıştır.

Açıkça ifade etmek gerekirse:

Zafer Partisi, gençliğin sırtından yükselmeye çalışırken kendi ahlaki temellerini dinamitlemiştir. Sırt çevirdiği her genç kardeşim, partililerin yalanlarına bir çentik daha atmış ve atacaktır.

Gençliğe vefa göstermeyen bir yapının Anadolu’da var olması imkansız olduğu gibi, iddia ettiği hiçbir “zafer” de yoktur.