Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya
Masaüstü Reklam 1
Masaüstü Reklam 1
Masaüstü Reklam 1
Vedat Çalık

DİRENİŞİN YENİ MEVZİSİ İZNİK’TİR…

Uluslararası Yalnızca Barışa Tarafız Konseyi adına siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarına
gerçekleştirdiğimiz , ‘’ 100 Yıl Önce ATATÜRK Karşıydı, Bugün de Biz Karşıyız ‘’ üst başlıklı miting çağrımız Türkçü ve Milliyetçi cephede yer alan kesimlerce çok büyük bir destek buldu.
 
Fener Rum Kilisesinin, İznik Konsili’nin 1700. Yıl dönümünü anma bahanesi ile 24 -25 Mayıs 2025 tarihleri arasında Bursa/İznik Ayasofya Kilisesinde hortlatmayı amaçladığı, Ekümenikve Yeni Roma Devleti planı ihanet etkinliklerine karşı protesto mitingi gerçekleştirerek bu ihanet şebekesini şımartanlara karşı tepkimizi gösterdik.

100 Yıl Önce Atatürk Karşıydı Bugün de Biz Karşı Duralım çağrımızı karşılıksız bırakmayan,;

Adalet ( eski) Bakanı İsmail MÜFTÜOĞLU
Bağımsız Türk Ortodoks Patrikhanesi Basın Sözcüsü Sevgi ERENEROl,
Müstafi Tümamiral Doç. Dr Cihat YAYCI,
Emekli Albay Orkun ÖZELLER
21. Dönem MHP Afyon Milletvekili Müjdat KAYAYERLİ
Ata Partisi Genel Başkan Yardımcısı Halide CEYLAN
Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Prof Dr. Haydar ÇAKMAK  
İyi Parti Bursa Milletvekili Yüksel Selçuk TÜRKOĞL
Anadolu Birliği Partisi Genel Başkanı Bedri YALÇIN
Vatan Partisi Bursa İl Başkanı Dilek ÇINAR
Toprak Partisi Genel Başkanı Ömer ULUTAŞ
Altın Ordu Cemiyet Başkanı Caner KARA ile birlikte onlarca siyasi parti ve STK temsilcisi
yer aldı.

İZNİK KONSİL TOPLANTISI HİKAYESİ NEDİR?

İznik Konsili milattan sonra 325 yılında Roma İmparatoru Birinci Konstantin tarafından toplandı. Hristiyanlık henüz imparatorluk topraklarında kabul edilebilir bir form almamışken, Hristiyan din adamlarının üzerinde tartıştığı bir çok dini konuyu netleştirmek için kuruldu. Konsilin ana konusu Hz İsa’nın gerçek tanrı olup olmaması başta olmak üzere yüzlerce incilsayısını azaltmaktı. O dönem Mısır’da bulunan İskenderiye Kilisesindeki din adamı Arius’undüşünceleri konsilin hareretli konularının başında geliyordu. İznik Konsilinde alınan karar ile Hz İsa’nın gerçek Tanrı olduğu kabul edildi. Katolik dünyasının 266. Ruhani lideri Papa Francis yaşamını yitirmemiş olsaydı, Fener Rum Patrikhanesi davet ve ev sahipliğinde 24-25 Mayıs 2025 tarihinde İznik Ayasofya Kilisene gelerek İznik Konsilinin 1700. Yıl kutlama etkinliklerine katılacaktı.

1700 YILDIR BİR KEZ KUTLANMAYAN ETKİNLİK FENER RUM KİLİSESİNİN SİNSİ SİYASETİ ve KARA PAPAZ BARTHELEMEOS’UN EKÜMENİK AMAÇLARI İÇİN KUTLANILMAK İSTENİLMEKTEDİR.

Fener Rum Kilisesinin düzenlemek istediği sözde İznik Konsilinin 1700 yıl etkinlikleri özünde Türkiye topraklarında kurmayı amaçladıkları Yeni Roma Devleti hayallerine giden planlamalarının ilk adımlarından biridir.


KARA PAPAZIN YENİ ROMA PLANLARNI BOZACAĞIZ.   ‘’ EKÜMENİK SAHTEKARLIĞI ‘’ İÇİN, ANAYASAMIZ DEĞİŞTİRMESİNE MÜSAADE ETMEYECEĞİZ





Organizasyon kurulu adına açılış konuşmasını gerçekleştiren Vedat ÇALIK;

Bugün burada toplanmamıza neden olan kilisenin ‘’ devlet içerisinde devlet ‘’ olma veya devlet içerisinde ‘’ Bağımsız Özerk ‘’ bir tüzel kişilik edinme isteğinden kaynaklandığını ve bu isteğin ABD’nin ‘’ Din Özgürlüğü ‘’ adı altında oluşturduğu raporlarda yer aldığına dikkat çekti.

Hedeflerine ulaşmak için görünürlerde Heybeli Ada Ruhban Okulunun Açılması, sonrası bu kilisenin ekümenliğini sağlayacak olan tüzel kişiliği sağlanması olduğunu açıklayan ÇALIK, bu uğurda ‘’ Anayasamızı ve kanunlarımızın ‘’ değiştirileceği uyarısında bulunarak ,
Kara Papazın Yeni Roma planlarını bozacak ve ekümenik sahtekarlığına geçit vermeyeceğiz dedi.



AÇILIŞ KONUŞMASININ ARDINDAN TÜRK ORTODOKS PATRİKHANESİ BASIN SÖZCÜSÜ SEVGİ ERENEROL ÇOK SERT BİR KONUŞMA GERÇEKLEŞTİREK FENER RUM KİLİSESİNİ İHANET EYLEMLERİNE DİKKAT ÇEKTİ.

Sevgi ERENEROL gerçekleştirdiği konuşmasında;






“Papa ile Fener el ele verip İznik’te ‘konsil’ hayali kuranlar, Türk Devleti’nin altını oyma ve emperyalhayal peşindedir!

Bu pervasız plan, milletin tapusu Lozan’ı etkisiz kılmak, ölü Sevr paçavrasını hortlatmak isteyen emperyal hayalperestlerin karanlık saldırısıdır!

Ama bilsinler ki biz geçit vermeyeceğiz!” dedi.

AHLAT’TA VATAN NÖBETİ TUTAN TAŞLAR

Türk Ortodoks Patrikhanesi Basın Sözcücü Erenerol, konuşmasının devamında;  

“Demir dağları eritip Ergenekondan taşan Türk iradesinin, Mete Han’dan Göktürklere uzanan
Orta Asya bozkırlarının, Oy-Urum Atın Oy- (yani İstanbul) başkentli Oy-Urum Atın Devletinin, Göbeklitepe-Karahantepe’de on iki bin yıl önce ‘BİZ BURADAYIZ!’ diye taşlara mühür vuran Öntürklerin, Hakkari Van Gevaruk ve Tir-i Şin yaylasında, Erzurum Cunni Mağarasında, Ahlat’tabinlerce yıldır vatan nöbeti tutan taşların, kaya resimlerinin sesidir!

“Bu topraklar yedi bin yıldan da öte, on binlerce yıldır Türk’ün ruhunu taşır!

Ön-Türk boyları, Saka’dan Kimmer’e, Peçenek, Kıpçak, Gagavuz ve nice yiğit oba Alparslan’dan yüzyıllar önce Anadolu kıtasına Türk mührünü vurdu, sınır boylarına Oğuz otağını kurdu.

“Baba İshak ile Baba İlyas, zalime başkaldırıp direniş kıvılcımını çaktı. Hacı Bektaş ile Taptuk Emre, Türk yüreğine adalet, onur ve töre nakşetti. Ahi Evran, üretimi ve esnaf teşkilatını devlet düzeni hâline getirerek Anadolu iktisadını kurumsallaştırdı.

Bacıyan-ı Rum, Türk kadınının cesaretini vatan savunmasının sancağı yaptı. Şeyh Edebali, ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın!’ diyerek devlet aklını yüceltti. Hacı Bayram, Ankara ovasında millet mefkûresini yekpare kıldı.

“Ve nihayet Başbuğ Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Kuvvacıların atası, milleti ayağa kaldırdı, yedi düvele meydan okudu, bize tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’ni armağan etti!

“Karaman Türklerinin sancağı ve Kuvvacı ateşi Atatürk’ün emriyle Papa Eftim, Karaman Türklerinin öncüsü olarak Keskin, Kayseri, Yozgat, Nevşehir, Aksaray hattında Kuvvacı ateşini yaktı; Anadolu’da direniş mevzisinde saf tuttu, Fener’in karşısında dimdik durdu, Kuvvacı Bağımsız Türk Ortodoks Patrikhanesi’ni kurdu.

“Bugün o sancağı ben, Papa Eftim’in torunu, Karaman Türklerinin bağrından kopan Sevgi Erenerololarak, Oğuz Türklerinin bağrından, İznik’ten haykırıyorum!

Direnişin yeni mevziisi İznik’tir! Buradan tüm Anadolu’ya Kuvvacı ruhu, Türk’ün sarsılmaz ruhunu taşıyorum!

Emperyal hayalperestlere geçit yok!

Papa ile Fener el ele verip İznik’te ‘konsil’ hayali kuranlar, Türk Devleti’nin altını oyma, İstanbul’u yeniden gasp etme ve emperyal hayal peşindedir!

Bu pervasız plan, milletin tapusu Lozan’ı etkisiz kılmak, ölü Sevr paçavrasını hortlatmak isteyen emperyal hayalperestlerin karanlık saldırısıdır! Ama bilsinler ki biz geçit vermeyeceğiz!

“Kenetlenin! Tek yürek olun! İznik geçilmez! Anadolu geçilmez! Türkiye geçilmez! Yaşasın tam bağımsız, laik Türkiye Cumhuriyeti! Yaşasın yüce Türk milleti! Ne mutlu Türküm diyene!”


MÜSTAFİ TÜMAMİRAL Cihat YAYCI PAŞA ‘’ EGEMENLİĞİMİZE GÖLGE DÜŞÜRÜLEMEZ ‘’

Müstafi Tümamiral Cihat Yaycı, yaptığı konuşmada Fener Rum Patrikhanesi’nin faaliyetlerine ve kullandığı unvanlara sert tepki gösterdi.

Cihat Yaycı, Türkiye Cumhuriyeti’nin egemenliğini zedeleyebilecek bu tür organizasyonlara devletin izin vermemesi gerektiğini belirtti.

Cihat Yaycı, Fener Rum Patrikhanesi’nin “ekümenik” (evrensel) unvanını kullanmasını Lozan Antlaşması’na aykırı bulduklarını ifade ederek, bu unvanın hem hukuki hem de siyasi anlamda ciddi sorunlar doğurabileceğine dikkat çekti

. “Fener Kilisesi’nin bu topraklarda uluslararası dini otorite gibi davranmasına müsaade edilmemelidir. Bu durum, Türk milletinin egemenliğine gölge düşürür,” diyen Yaycı, söz konusu tavrın Türkiye’nin iç işlerine dolaylı bir müdahale anlamı taşıdığını savundu.


“Lozan’a Aykırı ve Egemenliğe Tehdit”

Yaycı, Lozan Antlaşması’nın açık hükümlerine atıfta bulunarak, Patrikhane’nin yalnızca İstanbul’daki Rum Ortodoks cemaatine hizmet etmekle yükümlü olduğunu, uluslararası bir dini otorite olarak tanınmasının bu antlaşmanın ruhuna aykırı olduğunu belirtti.

“Her ne ad altında olursa olsun, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde hiçbir dini kurumun siyasi ya da uluslararası bir güç gibi hareket etmesine göz yumulamaz,” şeklinde konuşan Yaycı, devlet kurumlarının bu tür etkinliklere karşı daha dikkatli ve kararlı bir tavır sergilemesi gerektiğini vurguladı.

“Devletin Sessiz Kalması Kabul Edilemez ‘’

Yaycı, devletin bu tür faaliyetlere zımni onay vermesinin ileride daha büyük sorunlara yol açabileceğini dile getirerek, özellikle dış basında ve uluslararası platformlarda Fener Rum Patrikhanesi’nin “ekümenik” sıfatıyla anılmasının Türkiye’nin diplomatik pozisyonunu da zayıflatabileceğini söyledi

Uluslararası Yalnızca Barışa Tarafız Konseyi daveti ile düzenlenen mitingin sonunda ‘’ tüm şehitlerimize söz veriyoruz, bu eylemin kapanışı asla olmayacak ve Fener Rum Kilisesi nerede Ekümenlik hülyası için bir ayin yapıyorsa veya metropolit atıyorsa bizler orada olacağız.

TÜRK’ün Gücünü Göreceksiniz, denildi.



 Vedat ÇALIK

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir