Ağrı Dağı, yüksek rakımı ve çeşitli ekosistemleri ile dikkat çekerken, eteklerinde kurulan Iğdır Üniversitesi de bu alanlarda yetişen endemik bitkilerden ve biyolojik zenginlikten yararlanmaya devam ediyor. Üniversite tarafından üretilen kozmetik ürünlerinde, bitkilerden elde edilen özler ve değerli ham madde kaynakları kullanılıyor.
YEREL BİTKİLERLE YENİ ÜRÜN GELİŞTİRİLDİ
Kimya ve Kimyasal İşleme Teknolojileri Bölümü ve Araştırma Laboratuvarı Uygulama ve Araştırma Merkezi Sorumlusu Öğretim Görevlisi Musa Karadağ, son olarak yörede üretilen tipik aromatik bitkilerin özleri ile aynı şekilde bölgede üretilen baldan ve bal mumundan leke kremi üretti. Üretilen krem, başta güneş lekesi, yanık lekeleri, doğum lekesi ve renk pigmentasyonu gibi sorunların çözümünde kullanılacak. Ürettikleri üründen çok olumlu sonuçlar aldıklarını belirten Karadağ, “Üniversitemizin ihtisas üniversitesi olması ile beraber tıbbi aromatik bitkiler ve tarımsal ürünler üzerinde büyük çalışmalar yapmaktayız,” dedi.
DOĞAL VE KATMA DEĞERLİ ÜRÜNLER ÜRETİLİYOR
Karadağ, ürettikleri ürünlerin tıbbi aromatik bitki ekstraktları ve bal, bal mumu gibi doğal kaynaklarla yapıldığını belirtti. “Şu anda görüldüğü şekilde birçok ürünün ön çalışmasını burada yapıyoruz. Bunları ileriki süreçte hem endüstriyel anlamda hem de ticari anlamda güzel ürünlere dönüştürmeyi hedefliyoruz,” dedi. Ayrıca, balın ve bal mumunun cilt lekelerinin tedavisindeki etkinliğinden yararlanarak, tipik aromatik bitkilerle birleşmiş yüksek katma değerli bir ürün elde ettiklerini vurguladı.
ÜRÜNLERİN DOĞAL OLMASI VE STABİLİTESİ
Karadağ, ürettikleri ürünün yüzde 100 doğal olduğunu ve herhangi bir katkı maddesi içermediğini ifade etti. “Şu anda bizim yaptığımız ürün gerçek manada yüzde 100 doğal diyebileceğimiz bir üründür. Herhangi bir katkı maddesi söz konusu değil, ticari anlamda sağlıklı bir sonuca ulaşabileceğimiz hem kaliteli hem de etkinliği yüksek bir üründür,” şeklinde açıklamada bulundu. Ürünün stabilitesini test ettiklerini ve yaklaşık üç buçuk dört aydır bozulma yaşanmadığını da ekledi. Gelecek süreçte raf ömrü testlerinin devam edeceğini belirtti.