Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya
Masaüstü Reklam 1
Masaüstü Reklam 1
Masaüstü Reklam 1

Düzenli kontrollerle yumurtalık kanserini erken teşhis etmek mümkün

Kadınlarda yumurtalık kanserinin sık görüldüğünü belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Hilal Mürüvvet Bulut Aydemir, “Yumurtalık kanseri, diğer jinekolojik kanserlere kıyasla erken evrede belirti vermediği için tanısı genellikle geç konur. Bu da tedavi sürecini olumsuz etkileyebilir. Oysa erken evrede tanı konan hastalarda sağ kalım oranları belirgin şekilde daha yüksektir. Bu yüzden düzenli jinekolojik muayene ve ultrasonografi ile takip, erken tanı açısından büyük önem taşır ve asla ihmal edilmemelidir” dedi.

Kadınlarda yumurtalık kanserinin sık görüldüğünü belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum

Liv Hospital Samsun Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Hilal Mürüvvet Bulut Aydemir, yumurtalık (over) kanseri hakkında açıklamalarda bulundu. Yumurtalık kanserinin ne olduğundan bahseden Opr. Dr. Aydemir, “Over kanseri, halk arasında yumurtalık kanseri olarak bilinen ve kadın üreme sisteminde yer alan rahmin her iki yanında bulunan, yumurta üretimi ile östrojen ve progesteron hormonlarının salgılanmasından sorumlu yumurtalıklar ya da fallop tüplerinde ortaya çıkan bir kanser türüdür. Bu kanser, söz konusu bölgelerdeki hücrelerin kontrolsüz şekilde büyüyüp çoğalmasıyla gelişir” diye konuştu.

JİNEKOLOJİK KANSERLER ARASINDA EN FAZLA ÖLÜME NEDEN OLAN TÜRDÜR

Over kanserinin kadınlarda yaygın görüldüğüne dikkat çeken Opr. Dr. Aydemir, “Türkiye’de yumurtalık kanseri, kadınlarda rahim kanserinden sonra en fazla görülen ikinci jinekolojik kanserdir ve endometrium (rahim) kanserinin ardından gelir. Jinekolojik kanserler arasında ise en fazla ölüme yol açan kanser türüdür” şeklinde konuştu.

YUMURTALIK KANSERİNİN BELİRTİLERİ

Yumurtalık kanserinin belirtilerinin genellikle hastalığın ilerlemiş evrelerinde görüldüğünü ve bu durumun erken teşhis koymayı zorlaştırabileceğine değinen Opr. Dr. Aydemir, “Karın ağrısı, karında şişkinlik, sıvı birikmesi (asit), karında ele gelen kitle, kabızlık, sık idrara çıkma, bulantı, kusma, menopoz sonrası kanama ve önemli bir kilo kaybı, bu hastalığın yaygın belirtilerindendir” açıklamasında bulundu.

ERKEN TEŞHİS ORANI DÜŞÜK

Yumurtalık kanseri hastalarının yaklaşık yüzde 20’sinin erken evrede teşhis edilebildiğini söyleyen Opr. Dr. Aydemir, “Çoğu hasta hastalığının ileri aşamasında tanı aldığı için tedavi süreci daha güçlü ve karmaşık hale gelmektedir. Ayrıca, günümüzde bu kanseri erken evrede tespit etmeye yönelik kesin ve güvenilir bir tarama yöntemi henüz mevcut değildir.

Bu yüzden kadınların, herhangi bir belirti olmasa bile belirtilere karşı duyarlı olması ve yılda en az bir kez jinekolojik muayeneden geçmesi büyük önem taşır. Özellikle risk faktörlerine sahip bireylerin daha sık ve yakından izlenmesi gerekmektedir. Bu risk faktörleri arasında ailede yumurtalık veya meme kanseri öyküsünün bulunması, ailede kalıtsal kanser öyküsü, genetik yatkınlık, aşırı kilo, hiç çocuk sahibi olmamış olmak ve menopozun erken yaşta başlaması gibi durumlar risk faktörleri arasında yer alır” ifadelerini kullandı.

TEŞHİS SÜRECİ NASIL İŞLER?

Tanı konma sürecinden bahseden Opr. Dr. Aydemir, şöyle devam etti:

“Jinekolojik muayeneler sırasında yumurtalıklarda kitle olup olmadığı değerlendirilirken sıklıkla kistler tespit edilebilir. Ancak her yumurtalık kisti kanser anlamına gelmez. Özellikle üreme çağındaki kadınlarda görülen kistlerin büyük çoğunluğu basit ve zararsızdır, zaman içinde kendiliğinden kaybolabilir. Tespit edilen bir kistin kötü huylu olup olmadığını belirlemek için doktor muayenesi, özellikle ultrasonografi ile kistin boyutu, şekli ve karın içinde sıvı (asit) varlığı değerlendirilir. Ayrıca bazı kan testleri de tanıya yardımcı olabilir ve gerektiğinde manyetik rezonans görüntüleme (MR) uygulanarak ayrıntılı analiz yapılabilir. Kistin izlenip izlenmeyeceği, cerrahi ile çıkarılıp çıkarılmayacağı ise uzman hekimin değerlendirmesiyle belirlenir.”

DÜZENLİ KONTROLLER HAYAT KURTARIR

Düzenli doktor kontrollerinin önemine dikkat çeken Opr. Dr. Aydemir, sözlerini şöyle tamamladı:

“Yumurtalık kanseri, diğer jinekolojik kanserlere kıyasla erken evrede belirti vermediği için tanısı genellikle geç konur. Bu da tedavi sürecini olumsuz etkileyebilir. Oysa erken evrede tanı konan hastalarda sağ kalım oranları belirgin şekilde daha yüksektir. Bu yüzden düzenli jinekolojik muayene ve ultrasonografi ile takip, erken tanı açısından büyük önem taşır ve asla ihmal edilmemelidir.”

Masaüstü Reklam 1 Masaüstü Reklam 1 Masaüstü Reklam 1

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Klinik Psikolog Fulda Koyun Karaçiçek, güneşli havadan birden yağışlı havaya
Sıradaki Haber Ani hava değişimi depresif yapabiliyor